1550 senesinde İstanbul
Karagümrük'te dünyaya gelen Mehmed, Enderun
Mektebi'nde eğitim gördü.
Sarayda önce iç kiler
kethudası olarak görev almış, sonraları Hasoda
ağalığına yükselmiştir. İlerleyen zamanlarda da silahdar olan Mehmet
Paşa, 1607 senesinin Nisan ayında
Mısır Valisi olarak görevlendirilmiştir.
Öküz Mehmed Paşa, İskenderiye'ye vardığı zaman
keşşaflardan -toplamı 100.000 altını geçen- keşşafiye almadı ve
"eminler" ile "keşşaflar" arasındaki
bağlantıları ortadan kaldırıp eminleri doğrudan doğruya Mısır valiliğinin
merkezi eyalet divanına bağladı.
Tüm bunlara ek olarak eminlere bağlı kul
taifesinin keşşaflara ödediği paralar ve halktan topladıkları
"külfe" ve "taibe" vergileri de ortadan
kaldırıldı. Böylece Mısır'da vergi toplama süreci içinde bulunan aracılar
ortadan kaldırıldı ve bunlar için vergi mükellefinin verdiği paralar artıp bu
aracıların Mısır vergilerinden aldığı payı azaltıldı.
Bu icraatlardan sonra halkın sevgisini kazanan Öküz Mehmed Paşa,
Kahire'de imar hareketlerine girişmiş, Mısırlı
askerleri asi Kalenderoğlu’ na karşı Kuyucu Murat
Paşa’ nın hizmetine göndermiştir.
Dört buçuk sene Mısır valiliği yaptıktan sonra
1611 senesinin Ağustos ayında İstanbul'a
çağrılan Öküz Mehmed Paşa, Ocak 1612'de Sultan I.
Ahmed'in kızıyla evlenerek saraya damat oldu.
Aynı zamanda Kaptan-ı Derya olan paşa, Kaptan-ı
Deryalığı sırasında Osmanlı kıyılarına saldıran Malta ve
Floransa filolarını perişan etmiştir. Ancak donanmadan ayırdığı
on kadırgalık filonun Sisam adası civarında Floransa filosuna
yenilmesi üzerine görevinden azledilmiştir.
Daha sonra İstanbul'da Sadaret Kaymakamlığına
getirilen Mehmed Paşa, 1613 senesinde ikinci vezirliğe,
Nasuh Paşa'nın idamı üzerine 17 Ekim 1614
tarihinde de Sadrazamlığa getirilmiştir.
Bir savaş sonrasında Sultan I. Ahmed,
Revan'nın alınamamasını Mehmed Paşa'nın suçu olduğunu düşündüğü
için onu Sadaretten azlederek Sadrazam olan Halil Paşa'ya
danışman yapıtı. Böylece 17 Ekim 1614 tarihinde başlayan ilk
sadrazamlığı 17 Kasım 1616 tarihinde sona erdi.
II. Osman tahta çıktıktan sonra tekrar
Sadrazam olan Mehmed Paşa, padişahın desteğini kazanmış olan Güzelce
Ali ile tartışında Halep valiliğine yollandı. Buradaki
görevi sırasında, 1619 senesinde hayatını kaybetti. Kendi
yaptırdığı, Şeyh Bekir Zaviyesi yanında bulunan türbesinde
medfundur.
Lakabının Sebebi
Mehmed Paşa'nın iki lakabı vardır. Bu lakablardan ilki
Öküz, ikincisi ise Kara'dır. Öküz lakabının
sebebi, bazı kaynaklara göre Oğuz soyundan olması ve Oğuz
isminin zamanla "Öküz" olarak değişmesi, bazı kaynaklara göre
ise babasının öküz nalbantı olmasındandır.
Komik Bir Olay
Rivayete göre, Öküz Mehmed Paşa'nın da katıldığı bir sefer
sırasında, çadırında bir grup askerle toplantı yaparken bir öküz çadırın
altından kafasını sokarak uzun uzun Paşa'yı izlemiş. Yanındaki askerler
kendilerini gülmemek için zor tutarken hayvan gitmiş. Aradan az bir zaman
geçtikten sonra tekrar gelen hayvan kafasını aynı yerden sokarak Mehmet Paşa'ya
yine uzun uzun bakmaya başlamış ve bunu gören askerler artık kendilerini
tutamayarak kahkahayı basmışlar. Herkes gülmekten kırılırken, Öküz Mehmet
Paşa, "Bu hayvan bana ne diyor biliyor musunuz?" diye sormuş;
"Hadi senin kim olduğunu anladım da, bu yanındaki eşekler neyin
nesi?" diye soruyor...
Mehmet Paşa'nın Eserleri
Osmanlı ülkesinin pek çok yerinde eserler
yaptırmıştır.
Karagümrük'te Cami, çeşme ve mektep
Kuşadası ve Ulukışla da
kervansaray, hamam, cami, mektep, medrese, çeşme ve köprü.
Kahire'de yeniçeri
ve Azep (bekar asker) kışlaları
Şam'da su yolları ve kalelerin
tamiri
Mekke ve Hicaz'da su yolları, kuyular
Sakız Adası'nda cami ve diğer
gezdiği bazı yerlerde bunlar gibi hayır müesseseleri inşa ettirmiştir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder